Batman merkeze köylerin çoğunda kıymetlenen arazilerin büyük çoğunluğunda hak ve hukuksuzluk var.
Ya kızını, kız kardeşini, halasını ve bunların çocuklarını bu haklardan mahrum bırakanların zulmü, ya da hak etmedikleri halde hile ve hurdalarla arazilere ortak olanların zulmü.
30-40 yıl öncesine kadar birkaç imza ile insanlar birbirilerinin arazilerini üzerlerine alırken, bir çok kişi bu vebali çocuklarına ve torunlarına kadar taşımaktadır.
Bugün bir çok kişi hak etmediği halde milyonlarca TL eden araziler ile zengin olmuş ve nereden geldiğini, içinde kimin hakkının olup olmadığını umursamadan zulmün içinde gark olmuştur.
Bu arazilerin çoğu asıl sahiplerinin değildir.
Yıllar öncesinden kadastro ve şahit hileleri ile alınmış arazileri gasp edenler var.
Hatta Ermeniler ve gayri Müslimlerin bile hakkı var.
Bakınız, bugün Batman Adliyesinde Kadastro mahkemelerinde onlarca insanın şikayetleri ve dilekçeleri var.
Bugün birileri bu arazilerle göbeklerini büyütmeye devam ederken, onlarca ailenin vebalini de umursamadan cakasını satıyor.
Buna şöyle bir örnek verelim…
Zalim bir padişaha elbise diken bir terzi, bu zalime iş yaptığı için Allah katında mesul olup olmadığını sorduğu alimden müthiş bir cevap alır…
“sen zaten zalim olmuşsun, sana iğne ve iplik satanlar da çok ortak olmuş…”
Bundan sonrasını artık siz düşünün…
Dedesinin hak etmediği bir arazisini afiyetle yiyen adam bununla gururlanıp havasını atıyorsa zalim dedesinden daha da zalim olmuş demektir.