Hasankeyflilerden çağrı var

Ilısu Barajı altında kalacak olan antik kent Hasankeyf’te vatandaşların ev ve işyerlerini terk etmeleri ile ilgili yaşanan sorunlar nedeniyle, Hasankeyfliler ‘çözüm’ ile ilgili devlet yöneticilerine çağrıda bulundu. Hasankeyfliler adına açıklama yapan Çoban Ahmet, tek çözümün insanların elindeki iş ve aşı almakla değil, ev ve işyerlerinin erken teslim edilmesiyle olacağını söyledi. Gazetemize konuşan Çoban Ahmet, Hasankeyfliler adına şunları söyledi. “Biz; yetkililerden, bu halkı zorlayarak boşaltma uygulamasına son verilmesini istiyoruz. Önce Yeni Hasankeyf’te evlerimiz ve iş yerlerimizin acilen tamamlanması gerekmektedir. Bunun için tüm yetkilileri göreve çağırıyorum. Lütfen; kültürüyle, medeniyetiyle, insanlığıyla tüm dünyaya örnek olan Hısnilerimizin, böyle çağdışı bir boşaltma metoduna maruz kalmaması gerekmektedir. Hasankeyf'te yapılan çalışmalar halkı çok rahatsız etmektedir. Özellikle eski çarşı ve taşınacak kültür varlıkların geçeceği güzergahta evleri ve işyerleri olanlara, yeni Hasankeyf’teki evleri ve işyerleri teslim edilmeden ‘boş altın ’ denilmesi, haksızlıktır. Bu insanlar nereye gidecek?”

“YANLIŞ YERDE ACELE EDİLİYOR”

Kurumların, insanları ev ve işyerlerini terk etmeleri yönündeki telkinlerin yanlış olduğunu ifade eden Çoban Ahmet, açıklamasını şöyle sürdürdü. “Bizler, eski Hasankeyf'e yapılan bu aceleyi yeni Hasankeyf'te yapılmasını istiyoruz.Çalışmaların sorunları olmayan yerlerde yapılması gerekmektedir.Örneğin İmam Abdullah,Hamam eski Hasankeyf'in dışın kalan yollar ve köprüleri taşınacak kültür varlıkların kültür parkındaki yerlerinin yapılması gerekmektedir.Bu çalışmalar yaklaşık olarak 8-10 ay sürecek bu zaman diliminde yeni Hasankeyf evleri ve iş yerleri tamamlanması gerekmektedir.İnsanlara her şeyi anlata bilir ama ‘Ekmek, İş,Aş’ın elinden alınmasını anlatamazsınız. Hele hele tek umudu dükkan ve işyeri olan halkımıza ‘malzemeni çadırın altına koy’ diyenlerin insanlığından şüphe ederim.Bizler yeni Hasankeyf'teki evlerimiz ve iş yerlerimiz tamamlanmadan asla bu halk mağdur edilmemesi gerekmektedir”