2013 yılında yasalaşan Türk Petrol Kanunu ile petrol sektörünün serbestleştirilmesi ve rekabete açılması amacı altında TP'nin de bir özel şirket mantığıyla yönetilmesi için düğmeye basıldığı belirtilirken, TP yönetimi tarafından 2014 yılında kamuoyuna duyurulan “Bütünsel Dönüşüm Programı” ile faaliyetlerde özel şirket mantığının hakim kılınacağı ve yine birçok faaliyetin proje bazlı olarak yürütüleceğinin ilan edildiği ifade edildi. TP, ŞİRKETLERE VE TAŞERONLARA EMANET EDİLDİ Petrol Sendikasından yapılan açıklamada “Aynı program doğrultusunda, TP'nin bünyesinde yeni şirketler kurulması, yürüttüğü faaliyetlerin ayrı şirketlere parçalanması öngörülmüştür. Bu doğrultuda TP Oil Field Service Company (TPOFS) adıyla yeni bir iştirak kurulmuştur. Daha önce TP çatısı altında yapılan sondaj, kuyu tamamlama hizmetleri, sismik gemi dâhil jeofizik operasyonlar, çimentolama, log ve çamur operasyonları gibi faaliyetlerin bu yeni şirket tarafından görülmesi hedeflenmektedir. Söz konusu şirket, yurtdışı merkezli olarak kurulmuş ve bu girişime özellikle işine ve memleketine sahip çıkan TP işçisinin karşı çıkması sonucu daha çok yurtdışı odaklı faaliyet göstermeye başlamıştır. Aynı program ve bu programın 2023 hedefleri çerçevesinde, TP'nin faaliyetlerini parçalamaya dönük yeni şirketler kurulması öngörülmüştür” denildi. “TP, BU KARARLA ZAYIFLATILMIŞTIR” Sendika açıklamasında “Bütünsel Dönüşüm Programı” kapsamında TP'nin yurtiçinde Adıyaman, Batman ve Trakya bölgelerinde sürdürdüğü sondaj, kuyu tamamlama hizmetleri, Ankara Genel Müdürlük'te yürütülen sismik gemi dâhil jeofizik operasyonlar ve workover işlerinin ise kurum dışında TPIC'e devredilmesine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı alındığını ve bunun da TP’nin yok edildiğini duyurdu. “TÜRKİYE’NİN KADERİ TAŞERONLARA EMANET EDİLECEK” Faaliyetlerin devredildiği TPIC’ın özel şirket statüsünde bir taşeron şirket olduğunu belirten Petrol-İş Sedikası, “Kurulduğu günden bu yana TP çatısı altında yürütülen sondaj, kuyu tamamlama ve jeofizik operasyonlar gibi saha hizmetlerinin TPIC'e devredilmesini, büyük bir taşeronlaştırma ve güvencesizleştirme uygulaması olarak değerlendiriyoruz. TP’nin yıllardır kendi çatısı altında yürütülen söz konusu işlerin proje bazlı olarak TPIC’e gördürülmeye başlanması, büyük bir taşeronlaştırma operasyonudur. Hükümet kamuda taşeron işçilik ile mücadele ettiğini iddia ederken ve zaman zaman kamuda taşeron çalışanlara kadro verme sözünü dillendirirken, böylesi bir uygulamaya onay verilmesi büyük bir çelişkidir.” ifadelerini kullandı.

HABERİ SİTEDEN OKU...