GÜNEŞTEKİN: BEN KAPIYI KAPATMAM, BU COĞRAFYANIN HAFIZASINI AÇARIM

GÜNEŞTEKİN: BEN KAPIYI KAPATMAM, BU COĞRAFYANIN HAFIZASINI AÇARIM

Dünyaca ünlü ressam Ahmet Güneştekin, Anadolu’nun asırlık kapılarına bakışını X hesabından yaptığı açıklamayla anlattı.

Güneştekin, kapıları bir mimari unsurdan öte, uygarlıkların hafıza eşiği olarak gördüğünü vurguladı.

Açıklamasında, Anadolu’daki kapıların Rum, Ermeni, Süryani, Kürt ve Türkmen ustaların izlerini taşıyan çok katmanlı bir bellek alanı olduğunu ifade eden Güneştekin, bu yüzeylerde duaların, kederlerin, umutların ve kuşaklar boyunca taşınan sırların bulunduğunu dile getirdi.

Bereketin narından Zagros söylencelerine, Oğuz geometrisinden kaybolmuş efsanelere kadar pek çok unsurun aynı hafızada buluştuğunu belirten Güneştekin, çalışmalarında Mezopotamya mitlerinden Anadolu’nun çok dilli hikâyelerine, Yunan arketiplerinden tarihsel sürekliliğe uzanan bir anlatı kurduğunu söyledi.

Güneştekin, kapının kendi sanatında artık yalnızca bir kapı olmadığını belirterek, onu bir tanıklık, bir yara, bir dua ve bir geçiş olarak ele aldığını ifade etti.

Assur’dan Urartu’ya, Bizans’tan Osmanlı’ya uzanan çok katmanlı tarihsel belleğin bu kapılarda taşındığını vurguladı.

Sanatı, bu coğrafyanın bastırılmış hafızasına yeniden nefes aldırma çabası olarak tanımlayan Güneştekin, asırlık kapıların sessizliğini çağdaş sanatın diliyle yeniden konuşturduğunu ve unutulmuş sesleri bugünün izleyicisiyle buluşturduğunu kaydetti.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ