Kış aylarıyla birlikte artan doğalgaz ve elektrik faturalarına dikkat çeken Ramanlı, enerji gibi temel ihtiyaçlarda devletin daha fazla sorumluluk üstlenmesi gerektiğini vurguladı.
ENERJİ LÜKS DEĞİL, ZORUNLULUKTUR
Kademeli destek modelinin geniş aileler, küçük esnaf ve soğuk bölgelerde yaşayan dar gelirli haneleri mağdur edeceğini belirten Ramanlı, enerjinin lüks değil insanca yaşamın asgari şartı olduğunu söyledi. Gelir düzeyi, aile büyüklüğü ve coğrafi koşulları esas alan, sosyal adaleti gözeten bir fiyatlandırma modelinin hayata geçirilmesi çağrısında bulundu. Özel güvenlik görevlilerinin de ciddi mağduriyetler yaşadığını ifade eden Ramanlı, yetki-sorumluluk dengesinin yeniden düzenlenmesi ve özlük haklarının açık mevzuatla güvence altına alınması gerektiğini dile getirdi.
DİNİ DEĞERLER HEDEF ALINIYOR
Toplantıda dini değerlere yönelik saldırıların toplumsal bir sorun hâline geldiğini kaydeden Ramanlı, bu konuda daha önce sundukları kanun teklifinin önemini hatırlattı. Sudan’da yaşananları “topyekûn bir insani felaket” olarak nitelendiren Ramanlı, uluslararası toplumun daha etkili adımlar atması gerektiğini söyledi. Ayrıca siyonist rejimin Somaliland’ı tanıma kararının bölgesel istikrarsızlığı artıracağını belirterek, bu tür politikaların ancak uluslararası alanda izolasyonla durdurulabileceğini ifade etti.
