ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNİ İNŞA ETMEK

ÇOCUKLARIMIZIN GELECEĞİNİ İNŞA ETMEK

Göz aydınlığımız olan çocuklarımız; evin bereketi, solmayan gülü, hayatın neşesi ve geleceğimizin umududur. Çocuk aile bahçesinin nadide ve nazenin gülüdür. Bu gülün yetişmesi, gelişmesi ve serpilmesi son derece önemlidir.

Çocuklar; evrenin özü demek olan insanoğlunun en nezih, en merhametli ve en sevimli halidir. Çocuk; fıtrattır, adalettir, rahmettir, merhamettir, nezakettir, nezahettir. Eğer içimizdeki çocuğu büyütür ve çocuktaki bu güzellikleri yaşar ve yayarsak, evren bir başka güne doğar.

Her çocuk , ayrı bir dünyadır. Kendine has tercihleri, beklentileri, zevkleri, alışkanlıkları, düşünceleri, dünyaya bakış tarzları, olayları olguları anlama, kavrama, algılama ve değerlendirme ve bu yönde kararlar alma yetenekleri vardır, küçük dünyalarında. Bütün bunları bilerek onları hayata hazırlamanın çabası içinde olmak durumundayız.

Peygamber efendimiz, kuşu ölen çocuğun taziyesine giderek başsağlığında bulunuyor. Zira çocuğun gözünde, kuşu kendi çocuğu gibidir. Yası vardır. Bu yasa ve kedere ortak olmak, acısını paylaşmak, onun acısını dindirir. Efendimizin bu tavrı, bizlere şu mesajı vermektedir: Çocuklarımızın; Psikolojilerini, dünyaya bakış tarzlarını, duygu ve düşüncelerini bilmeli ve ona uygun adımlar atmalıyız. Biz büyükler, Çocuk psikolojisini iyi bilmeli ve her yaş grubundaki çocukların hassasiyetlerine uygun tarzda tutum içinde olmak durumundayız.

Çocuklar çok özeldir. Yaratılış kodları farklıdır. Kimi çocuklar çok hareketli, kimileri sakin ve temkinlidir. Her bir çocuğun kişilik özellikleri, yetenekleri, zayıf ve güçlü yanları farklı olabilir. Buna uygun tarzda bir davranış sergilemeliyiz.

Çocuklar için başta Anne -babaları olmak üzere, büyükler örnek kişiliklerdir. Dolayısıyla çocuklar için büyükler, rol modeldir. Büyüklerin söylemlerinden ziyade davranışlarını dikkate alırlar. O bakımdan biz büyüklerin söylem ve eylemleri örtüşmelidir. Ancak, söylem ve eylemler arasında bir çelişki olursa, inandırıcılığımız biter. Onun için çocuklarımızı hayal kırıklığına uğramaktan sakınmalıyız.

Çocuklar, doğdukları dünyayı ve içindekilerini tanımak isterler. Bu konuda doğal olarak merak sahibidirler. Her konuda sorular sorarlar. Merak duymak ve hayal görmek iyidir. Meraklarını gidermek için, onların seviyesine uygun tarzda cevaplar vermek, onları ikna etmek gerekmektedir. Çocukların geleceğe dair hayalleri çok kıymetlidir. Bunu ciddiye almak ve zihinsel fonksiyonlarının gelişimine katkı yapmak durumundayız. Zira, hayali olmayanın geleceği olmaz. Günü müz dünyasındaki her bir teknolojik gelişme, geçmişteki hayallerimizin bir ürünüdür.

Çocukları; büyükleri dinlediğimiz gibi dinleyelim, onları muhatap alalım. Onlarla konuşurken bütün bedenimizle onlara dönelim. Göz hizasında ve yürek hizasında onlarla konuşalım. Tepeden bakmacı bir anlayıştan sakınalım. Tevazuyu elden bırakmayalım. Unutmayalım ki, kibir ve gurur alçaltır, tevazu ise yüceltir.

Çocukların şahsiyetinin, karakterinin %75’i 0-6 yaş grubunda oluşur. Bu yaş grubundaki çocuklar tamamen ailede oldukları, anne ve babanın kontrolu altında oldukları zaman dilimidir. Bu zaman diliminde anne-babalar olarak onlarla yoğun ilgilenmeli, bütün varımızı-yoğumuzu bu alanda harcamalıyız. Şahsiyetli, karakterli, onurlu ve başarılı olmaları konusunda çaba sarfetmeliyiz. Şunu unutmayalım ki;

“Başarı, özüne sadık bir hayat sürmektir.

Başarı, dürüstlüktür.

Başarı, ahlaktır.

Başarı, erdemdir.

Başarı, ilahi sesi duyabilmektir.”

Çocuklarımıza adalet duygusu ile tutarlılığı davranışlarımızla aşılamak durumundayız. Mevlana’nın dediği gibi;

“Adalet ağaçlara su vermektir. Zülüm ise dikenleri sulamaktır.”

Adalet duygusu, takriben 5-6 yaş gurundaki çocukluk döneminde gelişir. Bu dönemde çocuklar, somut düşünürler. Bu dönemde zihinsel fonksiyonları, soyut kavramları algılayamazlar. Ancak somut kavramları algılayabilirler

Bu dönemde anne-babanın davranışlarındaki tutarlılık/ tutarsızlık çocuğun kişilik ve ahlaki gelişimini olumlu/olumsuz yönde etkiler. Bu gerçekler ışığında, yaklaşım tarzımızı gözden geçirerek; dürüstlük, ahlak, erdem, adalet, nezaket, nezahet, tutarlılık ve özüne sadık bir hayatı inşa etmenin gayreti içinde olmamız, sorumluluğumuzun gereğidir.

Çocuklarımızın yolu, yönü, gönlü ve bahtı açık olsun.