BİR BAYRAM SABAHINDAKİ HEYECAN
- 04-06-2025 15:52
- 04-06-2025 15:53

Toplumumuzda dini bayramlara her zaman büyük büyük önem vermiş ve bayramlar büyük heyecanlar yaratmıştır.
Bayramlar Sosyal yaşantımızda olduğu gibi her zaman manevi yaşantımızda da büyük heyecanlar yaratmıştır.
Kurban bayramı halk arasında Hacılar bayramı, Kurban bayramı yada şeker bayramı gibi isimler ile adlandırılmaktadır.
Kurban Bayramının tabi ki ayrı bir heyecanı vardır, ama Ramazan bayramından hemen 70 gün sonra olması, hafif bir şekilde heyecanı Ramazan bayramından biraz daha az gibi görünüyor.
Ama üzülerek söylemek isterim ki Bayramlarda maalesef eski heyecanı göremiyoruz.
Ev kadınlarımız da olmazsa nerde ise Bayramın geldiğini hiç hatırlayamayacağız. Ev hanımları da genellikle ev hanımlığının yanında yapacakları başka bir iş olmadığından Bayram alışverişi heyecanı ile çarşı ve sokakları canlandırmaktadırlar. Hani onlarında yıl boyu ev hanımlığının verdiği yorgunluk, stres sıkıntı vs.. nedeni ile Bayram alışverişlini yaprak, alışveriş mekanlarını canlandırmakta ve birazda bu şekilde stres atmaktadırlar.
Tabi ki de bayramların özü bu değildir. Ama anlatmaya çalıştığım bayramlardaki eski heyecanın kalmadığı hususudur.
Eskiden bayrama bir ay kala herkes bayramı konuşur, bayram ile ilgili bir telaş yaşar, heyecana girer, hazırlık yapmaya başlanırdı.
Mesela eskiden çocuklar bayramlar gelmeden en az bir ay önce bayramda bayram sabahı toplayacakları, şekerler üzerine iddiaya girer, oyunlar oynar ve bayram sabahı toplayacakları şekerleri bir birlerinde almaya çalışırlardı.
Ancak günümüzde nerde ise bayram arafesine kadar bayramın geldiğinden çoğu zaman haberdar bile olamıyoruz.
Ama sevindirici olan bayram ile ilgili olarak bir çok geleneği kayıp etmemize rağmen yaşattığımız geleneklerimizde vardır.
Bayram arafesinde mezarlık ziyaretleri ve rahmete ermiş ölülerimiz için mezarlıkta dağıtılan, bisküvi, lokum, çeşit çeşit meyvelerden sonra herkes eve gelir yarınki bayram sabahı için bir telaş ile hazırlık yapmaya devam eder. Burada yine günün kahramanları anneler ev hanımları, bütün yükü omuzlarına alırlar, bayram sabahında bayram yemeği için en iyi hazırlığı yaparlar.
Eskiden bayram yemeği için hazırlık yapmak çok daha zordu çünkü bu günkü gibi her an her şeye ulaşma imkanı yoktu.
Bayram sabahında evin kahramanı ev hanımları her zamanki gibi erken saatte ayaklanır, çocukların belki bir haftadan beri giymeyi sabırsızlıkla beklediği ve dün geceden beri özenle sakladığı elbisesini çocuklara giydirir, çocukların eline toplayacakları bayram şekeri için şeker torbası verir, bayramın ilk dolaşanları kuş cıvıltısı gibi sesleri ile sokakları şenlendiren çocuklar ilk bayramlaşma kapısını çalan, küçük bayram şekerleri bayramı dolaşırlar.
Çocuklar şekerleri topladıktan sonra eve gelir Camiden büyüklerin bayram namazında çıkmasını beklerler.
Çocuklar için bayram sabahı bir tur şeker toplandıktan sonra, büyükler ile dolaşıp tekrar şeker toplamak ayrı bir sevinç ayrı bir mutluluk kaynağıdır.
Çocukların zihninde asıl bayram büyüklerin namazdan çıkıp mezarlıkta fatiha okuması ile başlar şeklindedir. Cemaat camiden çıktıktan sonra Orda herkes büyüklerin ellerini öper, orda bulunan ahali bir birleri ile bayramlaşır, varsa küskünler, her zaman toplumda, arkadaşlar arasında biraz daha akil olanlar tarafından çok kimseye çaktırmadan barıştırılır. Bazen barışmak istemeyen olursa o bayramda her kes barışmak istemeyeni ayıplardı.
Bazen de Bayram namazına gelmeyen yada bayram namazını kaçıranlara aynı tavır gösterilirdi.
İmamların her zaman Bayram namazının sabahında camide, bayram namazının sünnet olduğunu farz olmadığını belirtmesine rağmen toplumumuz her zaman Bayram Namazına dini yönünün yanında sosyal yönden de kaynaklı olarak bayram namazına çok büyük önem vermiştir.
Bayram sabahında haçta olan hacılar unutulmaz mutlaka anılırlar.
Bayram sabahında Namazdan çıkan cemaat, birbirleri ile bayramlaştıktan sonra, cemaatin daimi üyeleri bir arada, diğer ahali ise her kes kafasının daha iyi uyuştuğu kişi yada kişiler olarak gurup gurup tek tek ev ev bayram ziyareti yaparak bayramlaşma başlar, evden şeker almaya özen gösterilirdi.
Bayramı dolaşanlar tarafından bayram şekeri alınmayan bir ev sahibi kendilerinde bir eksiklik hissi duyarlardı. Onun için Bayramı dolaşanlar mutlaka her evden birer şeker almaya özen gösterirler.
Bayram ziyareti bittikten sonra her kişi kendi gurubu ile yada kenedi başına ev ahalisi ile yemek yer bayramın aktif bölümü bu şekilde sona ererdi.
Bayramın sabahının en mutlu olanları çocuklar ile yaşlılar olurlar..
Bayram sabahında güneşin ilk ışıkları ile büyük heyecan ile yeni giysilerini, ayakkabısını giyen çocuklar büyük bir sevinç ile şeker toplamaya mutlu bir şekilde çıkarlar.
Bayram sabahını ikinci büyük sevinci yaşayan ve mutlu olanı her zaman toplumumuzun büyük değerleri olan yaşlılarımız olmuştur. Yaşlılarımızda bayram sabahı çocuksu bir heyecanla temiz ve düzenli bir şekilde bayram şerefine giyinir camiye gider, gelir dolaşabildiği kadar konu komşu akrabayı dolaşır bayramlarını kutlar ve gelip her zamanki evdeki köşesinde mağrur bir şekilde oturur ve kendisine değer verilmesini bekler, o esnada ev ahalisi tek tek sıraya girer evin yaşlılarının/yaşlısının elini öper, yaşlıları çok mutlu ederler.
Şayet yaşlıları dışarıdan gelen akrabalarda o sabah gelip ziyaret eder, ellerini öperlerse yaşlılar, biraz daha gururlanır mağrurlanır ve halen kendisine çok değer verildiğini, yalnız olmadığını düşünür dünyanın en mutlu insanı olurlar.
Bizlerde bir bayram sabahında bayram ziyaretlerini, unutmadan, yaşlıları, hastaları ve düşkünleri hatırlayarak ve sabahın kuş cıvıltıları olan çocukları mutlu ederek mutlu bir bayram yaşamaya ve yaşatmaya gelenek göreneklerimizi sürdürmeye devam edelim.