GELENEKSEL KIZ İSTEME TÖRENLERİMİZİN KAYBOLUŞU VE ENDİŞELERİMİZ

GELENEKSEL KIZ İSTEME TÖRENLERİMİZİN KAYBOLUŞU VE ENDİŞELERİMİZ

Değerli dostlarım, sık sık kendi aramızda "ah eskiler, ah eskiler" diye hayıflanırız. Ancak ne yazık ki, günümüzde bu serzenişlerimizden biri de asırlardır süregelen kültürümüzün, örfümüzün ve en önemlisi dinimizin bir sünneti olan kız isteme geleneğimizin iki kuruş para uğruna veya "ev kirlenmesin" gibi basit gerekçelerle terk edilişi. Kız isteme ritüelimiz, bildiğimiz şekliyle adeta iptal edilmiş durumda. Henüz iki yıl öncesine kadar var olan bu durum, eğer bu yanlış gidişat devam ederse, maalesef yakın gelecekte "eskiden" diye anacağımız bir anıya dönüşecek.

Peki, nasıl oldu da bu kadar köklü bir geleneğimiz bu denli hızlı bir değişime uğradı? Eskiden, kız isteme merasimlerinde birinci dereceden aile üyeleri kız evine gider, karşı taraftan da yine birinci dereceden akrabalar bir araya gelirdi. "Allah'ın emri, peygamberin kavliyle kızınızı Ahmet'e/Mehmet'e istiyoruz" denilir, aileler rızalarını gösterdikten sonra Kur'an-ı Kerim'den bir sure okunur ve bu kutsal anlarla hayırlı bir başlangıca mühür vurulurdu. Bu anlar, sadece bir evliliğin başlangıcı değil, aynı zamanda aileler arasında güçlü bağların kurulduğu, manevi değerlerin yüceltildiği müstesna zamanlardı.

İSTEME EVLERİ" ADI ALTINDA YOZLAŞAN KÜLTÜRÜMÜZ

Şimdilerde ise "isteme evi" adı altında türeyen mekanlar, maalesef kültürümüzü kökünden yok ediyor. Bu durumun kabul edilebilir bir yanı yok. Bu yanlışın açılış ruhsatlarını veren belediyeler mi, yoksa mali birimler mi, kim olursa olsun, bu yanlıştan derhal dönülmeli. Emniyet güçleri de bu konuda gerekeni yapmalı. Zira bu "isteme evleri," site ve bina altlarında konumlanarak mahalle sakinlerini ciddi şekilde rahatsız ediyor. Komşuluk ilişkilerini zedeleyen, hatta zaman zaman tartışma ve kavgalara yol açan olaylara şahit oluyoruz.

Mahalle aralarında yer almalarından dolayı otopark sorunları da cabası. Bina ve site sakinleri evlerine gelmek istediklerinde, etrafta yüzlerce aracın park edilmiş olması nedeniyle araçlarını koyacak yer bulamıyor, evlerine ulaşmakta zorluk çekiyorlar. Bu durum, günlük hayatı olumsuz etkilemenin yanı sıra, sosyal huzursuzluklara da zemin hazırlıyor.

Tekrar belirtmek isterim ki, niyetim bu isteme evlerinde emek sarf edenlerin veya kazanç sağlayanların ekmeğinde gözüm olması değil, art niyetli bir yaklaşım sergilemek de değil. Yalnızca vurgulamak istediğim gibi, bu gidişatla hem maddi hem de manevi değerlerimiz erozyona uğruyor, kültürümüze adeta bir bomba konulmuş gibi hissediyorum.

Bu durum, sadece bir aile geleneğinin yok oluşu değil, aynı zamanda toplumsal yapı mızın temel taşlarından birinin sarsılması anlamına geliyor. Geleneklerimiz, bizi biz yapan değerlerdir ve onların korunması hepimizin sorumluluğundadır. Bu yanlış uygulamaların önüne geçmek, geleneksel kız isteme törenlerimizin ruhunu ve anlamını yeniden canlandırmak için acil adımlar atılması elzemdir. Aksi takdirde, "ah eskiler" demenin ötesinde, geçmişimizi tamamen kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağız.

Kültürel geçmişi unutmadığımız günlerde görüşmek dileğiyle…