<div>Ramazan ayı, orucun kalkan olduğu, kişinin ahlakını koruduğu ve nefsini terbiye ettiği aydır.</div> <div>Gün boyu susuz ve aç kalmanın insanda oluşturduğu olumsuz etkiyi olumlu hale çevirebilmek, sosyal çevre ile ilişkileri sağlamlaştırmak için oruç tutan ve tutmayan arasında saygıyı göz ardı etmemek gerekiyor.</div> <div>Ramazanda oruç tutan biri, haksızlığa bile uğrasa “ben oruçluyum, ibadet halindeyim” demeli.</div> <div>İnsanlarla tartışmamalı, deyim yerindeyse alttan almalı ve sinirlerine hakim olmalıdır.</div> <div>Ama bakıyoruz bu pek öyle değil…</div> <div>Oruç tutan agresif oluyor, kavgacı oluyor, kalp kırıyor.</div> <div>Halbuki böyle davranacağına oruç tutmasın daha iyi.</div> <div>Bakıyoruz, kavga, darp, çatışma, küfürleşme, inatlaşma, restleşme, trafikte tartışma v.s. v.s. Ramazanda azalmıyor aksine çoğalıyor.</div> <div>Bir kısmı da sigara içenlerde var.</div> <div>Nikotin eksikliği ile doğal olarak insanlar sinirli oluyor. Özellikle ramazana uyum problemleri görülüyor</div> <div>Çatışmaların bir çoğunun sebebi ön yargılardır ve empati eksikliğidir.</div> <div>Karşı tarafı anlayamamaktan kaynaklanır. Bir insan kendisine yapılmasını istemediği bir şeyi başkasına yapmamalı.</div> <div> Bu bir küresel ahlak kuralıdır, evrensel ahlak kuralıdır.</div> <div>Bu ahlak kuralını Ramazan'da hayata geçirmek gerekiyor. İnsan sadece kendisi için yaşamıyor, toplumun bir parçası olduğunu da hatırlıyor Ramazan'da.</div>