BİZİMKİSİ SADECE ÖNLEM ALMA ÖNERİSİ

Bugün, Türkiye’nin gündeminde olan bir konuyu yazıp yetkililerin ve sorumluların dikkatini çekmeye çalışacağım. Sizlerin de televizyon ve sosyal medyadan takip ettiğiniz gibi, son zamanlarda birçok ilimizde gıda zehirlenmelerinden çok sayıda kişi ve öğrenci hastanelere kaldırıldı ve gereken tedavileri yapıldı.

Şükür ki; Almanya’dan gelen 4 kişilik bir ailenin feci şekilde zehirlenip hayatlarını kaybetmesinden sonra başka ölümlü gıda zehirlenmesi olmadı. Bugünkü yazım, yemek işiyle uğraşan yemek fabrikaları, lokantalar, okul ve resmi dairelerdeki mutfaklarda pişen yemeklerle ilgili olacak.

Batman’da bu tür olayların yaşanmaması için ilgili kurumlar ve kişiler kendi mutfak ve ekipmanlarını kontrol etmeli, hijyeni gözden geçirmeli ve hastalığa neden olabilecek şeylerden uzak durmalılar. Belki çoğunuz bilmeyebilirsiniz ama, Batman’da günde ortalama 60-70 bin kişi okullarda, yurtlarda kışlalarda, hastanelerde, TPAO.da, TÜPRAŞ’ta, yemek yemektedirler. Burada yenilen yemekler mutlaka kontrol ediliyordur ama, Batman’ın son yaşanan olaylardan uzak durması için denetim istiyoruz, sıklıkla gıdaların tazeliğine ve son kullanım tarihine bakılmasını öneriyor ve bu uygulamanın

bize çok şey kazandıracağını düşünüyorum.

Genel anlamda büyük kuruluşları kastettim ama, lokantaları da unutmamak gerekir. Çok temiz ve hijyen olan lokantalarımız var ama, yine de yapılacak denetimlerde bazı eksikliklerin görülebileceğini tahmin ediyorum. Özellikle köşe-bucaklarda ayaküstü yapılan ciğer, kuşbaşı, kebap gibi ürünlere de dikkat edilmeli ve bunu yapanların sağlık kontrolünden geçirilmeleri sağlanmalıdır.

Batman’da onbinlerce kişiye yemek hizmeti veren kurum ve kuruluşlar ile özel sektörün bu açıdan işleri oldukça zor. Ufak bir hatadan kaynaklanacak örneğin bir öğrencinin zehirlenmesinden sonra, psikolojik olarak aynı yemekten yiyenler de hastalanacak ve hastaneler öğrencilerle dolacağı gibi velileri de çocuklarının sağlık durumlarını öğrenmek için buralara koşacaklar.

Ben İl yöneticilerinin yerinde olsam, bütün kurum ve kuruluşlara mutfaklarındaki malzemelerin tümünü kontrol etmelerini, kullanılan gıda ürünlerinin son kullanım tarihlerine bakılmasını ister, sonrasında da o kurumdan “mutfağımız denetlenmiş olup herhangi bir olumsuzlukla karşılaşılmamıştır” yazısını alırdım.

Geçmiş yıllarda Batman’da da gıda zehirlenmeleri oldu ve yukarıda belirttiğim gibi özellikle anne-babalar paniğe kapılarak okullara ve hastanelere koştular. Onun için konu önemlidir ve böylesi bir hatırlatmanın yapılması da elzemdir.

Valimiz Ekrem Canalp’ın vereceği talimatla ilgili Vali yardımcımız, yemek veren kurum ve kuruluş yöneticileriyle görüşmeli, İl Gıda tarım müdürlüğü, Belediye Zabıtası da özel sektörde kullanılan malzemeleri kontrol ederek olası tehlikeleri önlemelidirler.

Özel sektörde bugüne kadar kayda değecek bir olay yaşanmadı ama özellikle toplu yemeklerde (1000-2000 kişilik gibi) zehirlenmelerle karşılaşılabilir. Genelde tavuk yemeğinden oluşan zehirlenmeler de ancak kullanılan tavuğun eskiyip eskimediğine, son kullanım tarihinin geçip geçmediğine bakılmalı ve bir olumsuzluk yaşanması halinde bu ürün mutlaka mutfaktan çıkarılmalıdır.

Çarşı-pazarda açıkta satılan tavuk ürünlerini gördükçe bunları yiyenlerin nasıl hastalanmadıklarına şaşırıyorum. Gerçekten de üstleri açık, hijyenden uzak şekilde birçok yerde satışa sunulan tavuk ürünleri oluşan mikrop ve bakterilerden bozuluyor, bunları yiyenler de ister istemez hastalanıp tedavi altına alınıyorlar.

Benimkisi herhangi bir kurum, kuruluş veya lokantayı eleştirmek, karalamak değil, önlem alınmasını sağlamaktır. Önlemimizi alalım ki; sonradan pişman olmayalım ve şehrimizin adını kötüye çıkarmayalım.

Bütün bunlar da oluşturulacak ekiplerin yapacakları denetimlerle belli olacak ve muhtemel vakalar yaşanmadan önü alınmış olacak.

Bakalım sayın yetkililerimiz neler yapacaklar.

Hoşça kalınız.