GAZZE'LİLER ÖLÜMÜ BEKLERKEN KONSER DÜZENLEMEK

Geçtiğimiz günlerde Midyat’ta örnek alınacak bir karar alındı. Midyat Kaymakamı ile Belediye Başkanı Veysi Şahin, bir araya gelerek 3. Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali’ni iptal ettiklerini açıkladı. Bu iptal gerekçesi ise oldukça anlamlıydı: “Gazze’de açlıktan ölenler ve orman şehitlerimizin anısına...” Bu karar, yalnızca Midyat’ta değil, çevre illerde de büyük bir takdir topladı. Batman’da da insanlar bu kararı memnuniyetle karşılamış ve benzer bir hassasiyetin kendi şehirlerinde de gösterilmesi gerektiğini dile getirmişlerdi.

Batmanlı vatandaş lar bu noktada haklı bir beklenti içindeydi. Çarşıda pazarda, kahvehanelerde, hatta sosyal medyada sıkça dile getirilen ortak görüş şuydu: “Madem Midyat bunu yaptı, Batman da yapmalıydı.” Çünkü toplum, böyle günlerde yöneticilerinden yalnızca idari değil, aynı zamanda insani refleksler de bekler. Özellikle de acının bu kadar derin yaşandığı bir dönemde, halkın vicdanıyla buluşmak yöneticiler için büyük bir sorumluluktur.

Elbette Batmanlılar, şenliklerin, festivallerin önemini inkâr etmiyor. Tam tersine, bu şehir kültür-sanat etkinliklerini seven, gençlerinin önünü açmaya çalışan bir şehir. Ancak her şeyin bir zamanı var. Gazze’de çocuklar açlıktan ölürken, kadınlar ve yaşlılar gıdasızlıktan yaşam mücadelesi verirken; burada ışıklı sahneler kurup eğlenmek, şarkılarla coşmak insanlıkla bağdaşmıyor. Bu yüzden Batman halkı, Midyat’taki uygulamanın örnek alınmasını beklediğini dile getirdi.

Doğrusunu söylemek gerekirse bizler de aynı beklenti içindeydik. Çünkü bu şehir daha önce defalarca kez acı günlerde kenetlenmesini bilmiş, dayanışma örneği sergilemiş bir şehirdir. Depremde, selde, yangında yardıma koşan, kan bağış ına çağrıldığında sıraya giren, fakire aşını paylaşan bu insanların tek isteği, yöneticilerinin de aynı hassasiyeti göstermesiydi. Batman Valisi ve Belediye başkan Vekili Ekrem Canalp’tan da beklenen buydu. En azından programları ertelemek, acıların gölgesinde eğlenceleri sonraya bırakmak.

Bugün bu coğrafyada yaşayan bizlere düşen en önemli görev, başkalarının acısına kayıtsız kalmamaktır. Gazze’de insanlar açlıktan kırılırken bizlerin şatafatlı sahnelerde eğlenmesi, hem insanlığa hem de inancımıza yakışmaz. Acılar paylaşıldıkça hafifler, sevinçler paylaşıldıkça çoğalır. Bunu unutmadan, yöneticilerimizden ve bizlerden beklenen, toplumsal dayanışmayı diri tutmak, vicdanla hareket etmektir.

Kısacası mesele sadece bir festivalin iptal edilip edilmemesi değildir. Mesele, yaşanan acılara ne kadar ortak olabildiğimiz, ne ölçüde vicdanımızın sesini dinlediğimizdir. Midyat’ta atılan adım bu anlamda örnek bir tavırdır. Batman’da da, başka şehirlerde de benzer duyarlılıkların artması, toplumun vicdanını onaracak, birlik ve beraberlik duygusunu güçlendirecektir.

Hoşça kalınız.