MÜTEAHHİTLER Mİ HAKLI, DAİRE SAHİPLERİ Mİ?

Son 2-3 yılda artan maliyetler yüzünden Batman’daki bir çok müteahhidin sıkıntı çektiğini, inşa ettikleri binaları zamanında teslim edemediklerini, bu nedenle taraflar arasında zaman zaman tartışmalar yaşandığını biliyoruz. Gerçekten de artan maliyetler müteahhitleri kara kara düşündürürken daire alanlar da konutlarının kendilerine teslimi için mücadele ediyorlar.

Buna rağmen Batmanlı müteahhitlerin az gecikmeli olsa da taahhütlerini yerine getirmeleri bu işle ilgilenenler tarafından takdirle karşılanıyor. Çünkü az sayıda da olsa Batman’da ve çevre illerde bu yüzden batan kişilerin olduğunu da duyuyoruz.

Ama şimdi yeni bir konu gündeme getirildi ve daire sahipleri ile müteahhitlerin kendi aralarında anlaşamadıkları, yer yer tartıştıkları da konuşuluyor. Bu konuda bana gönderilen bir mesajı sizlerle paylaşmak istiyorum:

“Ev sahibi olduk diye sevindik ama, müteahhidin, yükümlülüklerini halkın (ev sahiplerinin) sırtına yıkma oyunu başladı. Türkiye’de binlerce daire sahibi evlerini aldıktan sonra bir de müteahhit tarafından “kat mülkiyeti harcı, proje çizim ücreti, iskân masrafı” gibi ödemelerle karşı karşıya bırakılıyor. Oysa gerçek şudur. İskanı almak müteahhidin görevidir. Kat mülkiyetine geçiş işlemleri, projelerin çizimi, onayı ve harçlar müteahhidin sorumluluğundadır. Alıcıya düşen tek masraf, elektrik, su, doğalgaz gibi abonelik ücretleridir. Bu konuda Yargıtay ne diyor? “Kat mülkiyeti ve İskân giderleri, sözleşmede açıkça alıcıya yüklenmemişse, müteahhit tarafından karşılanmalıdır.” Ama bazı müteahhitler, sözleşmede hiçbir hüküm bulunmamasına rağmen vatandaş lardan bu masrafları talep ediyor. Vatandaş hem daire alıyor, hem inşaatı bitirme parası ödüyor! Çözüm nedir? Sözleşmenizi okuyun. Bu ücretler sözleşmede yazmıyorsa, ödemek zorunda değilsiniz. Müteahhit zorla istiyorsa Noter aracılığıyla kendisine ihtarname gönderiniz.”

Bu mesajı gönderen vatandaş dersine çok iyi çalışmış olacak ki; her şeyi ve yasaları biliyor ve haksız şekilde alınan ücretlerin alınmaması gerektiğini söylüyor.

Bunun bir de karşıt görüşü olmalı. Yani müteahhitler bu konuda neler söylüyor acaba?

Bir müteahhit arkadaşı arayıp iddiaları sıraladım, kendisi de farklı yorumlarda bulundu. Bakın o da şöyle diyor:

“Müteahhit kat mülkiyetini almak zorunda ama benim kanaatim masrafı tapuyla ilgili olduğu için daire sahibi tarafından ödenir. Biz bugüne kadar hep böyle yaptık. Sadece iskânı alınmış daireyi sonradan alan müşteri iskân bittiği için ekstra ücret vermez. Zaten müteahhitler 2-3 senedir çok zor şartlar altında çalışıyor ve buna rağmen apartmanları, ya da siteleri tamamlıyorlar. Bana göre ayakta kalan, işlerine devam eden ve geç de olsa binaları teslim edenleri tebrik etmek gerekir.”

Evet, ortada böyle bir durum var.

Kimin haklı, kimin haksız olduğuna biz karar verecek değiliz ama müteahhitlerin zor bir süreçten geçtiğini, daire sahiplerinin da olanaklar dahilinde müteahhitlere anlayış göstermeleri gerektiğini düşünüyorum.

Eğer Hasankeyf yolunda, Üniversite yolunda, Tilmerçte, Silvan yolunda ve Batman’ın diğer taraflarında inşaatlar devam ediyor ve üretim sağlanıyorsa gerçekten de bu müteahhitler açısından başarıdır ve bu başarıyı da takdir etmek gerekir.

Diğer taraftan müteahhit-daire sahibi arasındaki konu da tartışma olmadan, kimse kimseye sesini yükseltmeden, mantıklı bir çözüm yolu bulunup ortak noktada buluşulmalı ve sorun öylece çözüme kavuşturulmalıdır.

Bu konuda bizim taraf olmamız mümkün değil. Hem konuya vakıf değiliz, hem de şu haklı, bu haklı diyecek lüksümüz de yok. Onun için en doğrusu karşılıklı oturup anlaşmak, konuşmak ve doğruyu bulmaktır.

Bu da zor olmasa gerek…

Hoşça kalınız.