<div>Geçen gün aşağıdaki mesajı sosyal medya üzerinden paylaştım.</div> <div>Bu mesajım, ciddi bir soruna dikkat çekmeyi hedeflemektedir. O paylaşımı İnsan Kitap ve Toplum Araştırmaları Derneği Başkanı sıfatımla, bir sivil toplumcu olarak paylaştım. Yani o paylaşım, şahsıma ait değildir.</div> <div>İşte o paylaşımım:</div> <div>“Nüfus meselesi Ülkemizin en büyük sorunlarından biridir.</div> <div>Nüfus meselesi, yani ailelerde tek çocukluluğun, en fazla iki çocukluğunun yaygınlaşması sonucunda artık okullarda öğrenci bulunmayacak, yakın zamanda okullarda "öğrenciden çok öğretmen olacak."</div> <div><strong>Bu toplumun yaşlı nüfusa yoğunlaşması ve çocuk ve genç nüfusun azalması uykularını kaçırmıyorsa "sen gerçek vatansever" değilsin. </strong></div> <div>Bizim uykularımızı artık bu sorun bölüyor.</div> <div>Herkes bu hususta çözüm araştırsın. Biz Dernek olarak araştırıyoruz.”</div> <div>Ahmet Sandal</div> <div>İnsan Kitap ve Toplum Araştırmaları Derneği Başkanı</div> <div>İşte bu birkaç gün önceki resmi bir STK Başkanı olarak sosyal medya paylaşımım. </div> <div>Bu paylaşımı, bu mesajı verirken tabii çok gözlemlerimiz var. Sırf basından izlemiyoruz ya da sırf internetten takip etmiyoruz. Çeşitli platformlarda nüfusumuzun azaldığını ve ailelerde çocuk sayısının azaldığını gözlemliyoruz.</div> <div>Bu üzücü durumu, bu ciddi sorunu, en başta kendi etrafımızdan gözlemliyoruz.</div> <div>Nasıl mı gözlemliyoruz?</div> <div><strong>Yeni evli ailelere bakıyoruz. Son 10 yılda evli olan ailelere bakıyoruz. Çoğunlukla ya tek çocuklu veya iki çocuklu. Hatta tek çocuklu aileler daha yaygın olmaya başladı.</strong></div> <div>Ülkemizdeki nüfus problemini bazen de sohbetlerde öğreniyoruz.</div> <div>Bundan bir kaç ay önceydi. Bir yerde bir ilkokul müdürü ile oturup bir sohbet ettik. Ankara'daki ilkokul müdürünün bizi söylediği şu idi: “<strong>Okulumuza öğrenci bulamıyoruz.”</strong> Ankara'daki bir okulda ilkokulda öğrenci yok ya da çok az. Okulun öğrenci kapasitesi 1000 iken okulda 300 öğrenci var.</div> <div>Demek ki o mahallede lkokul çağında öğrenci yok ya da çok az. Bu gerçekten düşündürücü bir durum.</div> <div>Ankara Çubuk İlçesinde de bunu müşahede ettim. Bir Lisenin Müdürü de öğrenci sayısının ağzından yakındı.</div> <div>Kendi şahsi gözlemlerimiz yanında elbette resmi veriler önemli. Bunları da belirtelim.</div> <div>İşte nüfus meselesinin Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre basında, gazete ve TV haberlerinde yansıması:</div> <div>Nüfus projeksiyonlarına göre, çocuk nüfus oranının 2030'da yüzde 22,1, 2040'ta yüzde 17,9, 2060'ta yüzde 16,9, 2080'de yüzde 15,2 ve 2100'de yüzde 14,5 olacağı öngörüldü. (Anadolu Ajansı, 18 Nisan 2025)</div> <div>Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK'in) açıkladığı güncel verilere göre, 0-4 yaş aralığındaki çocuk sayısı 2025 yılı itibarıyla 4 milyon 945 bin 831'e gerileyerek Cumhuriyet tarihindeki en düşük seviyelere geriledi. (Sabah Gazetesi, 16 Ağustos 2025)</div> <div>Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ilk kez üretilen Türkiye geneli "Dönemlik <strong>Nüfus</strong> İstatistikleri"ni yayımladı.</div> <div>Türkiye’de 65 yaş ve üzeri nüfus son bir yılda 520 bin kişi artarak 9 milyon 437 bine ulaştı. Böylece yaşlı nüfusun toplam nüfus içindeki oranı yüzde 10,4’ten yüzde 11’e çıktı. (NTV Haberi, 16 Ağustos 2025)</div> <div>Bu haberlerin yanında şu demeç de konunun ciddiyetini gözler önüne seriyor.</div> <h2>Aile Bakanı Göktaş, “Nüfus beka meselesi; hanelerin yüzde 50’sinde çocuk yok, 5 yılda ilkokul çağındaki çocuk sayısı 900 bin azalacak, bunun temelinde aile kurumunun zayıflaması var” dedi. (TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, 2026 yılı Bütçe Tasarı Görüşmelerinde Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Mahinur Özdemir Göktaş'ın demeci)</h2> <div>Evet, etrafımızdan, sohbetlerimizden, gazete ve TV'lerden, sosyal medya platformlarından gözlemliyor ve anlıyoruz ki ailelerde çocuk sayısı azalıyor ve nüfus artış hızımız düşüyor.</div> <div>Bu çok açık gerçek ve bu soruna çözüm bulmak gerek.</div> <div>Bu durum, bu gözlemimiz, bizi düşündürüyor.</div> <div>Eskiden aileler Geniş Aile dediğimiz, Anne, Baba, Dede, Nene, çocuklar aynı çatı altında mutlu ve huzurlu yaşarken, artık anne ve baba ile çocuklar bir aile oldu.</div> <div>Bu durumda insanlar az çocuklu ve tek çocuklu olmaya başladılar. Çünkü artık ailelerde karı-koca her ikisi de çalıştığı için çocuk bakmak zorlaştı. Geniş aile olduğunda, evde babaanne ve dede çocukların bakımını üstleniyor ve bu da çocuk sayısını artırıyordu. Şimdi öyle değil. Anne bir kurumda ekonomik ve sosyal gerekçeler ile çalıştığı için çocuk bakımı düşünüldüğünde, aileler artık çocuk sayısını artırmaktan korkuyor.</div> <div><strong>Türkiye'deki ailelerin az çocuklu olmasının asıl sebebi Geniş Aile yerine Çekirdek Aile dediğimiz Anne ve Baba ile çocuklardan oluşan Aile Türünün yaygınlaşması ve ailede Annenin dışarıda bir işte çalışmasıdır. </strong>(Aile dışında, yani vaktinin büyük çoğunluğu başka bir işte geçen bir anne nasıl çocuk yetiştirsin?)</div> <div>İşte bu nedenle Türkiye'de nüfus azalmaktadır.</div> <div>Hiçbir araştırmaya gerek yok. Ülkemizde nüfusun azalmasının esas sebebi budur.</div> <div>Bir de gençlerimiz artık kolay evlenme imkanlarından mahrumlar. Ekonomik sebepler, hayat pahalılığı gibi sebepler de elbette nüfusumuzun azalmasında etkilidir. Gençler evlenemezse, yuva kuramazsa, nüfusumuz nasıl artsın?</div> <div>Artık şurası bir gerçek ki nüfusumuz azalıyor.</div> <div><strong>Bu durum iyi bir gösterge değil. Umut verici değil. Bu böyle giderse, Ülke olarak geleceğimiz karanlık.</strong></div> <div>Biz soruna herkes gibi dikkat çekmekle kalmıyor, çözüm önerileri de sunuyoruz.</div> <div>Ülkemizdeki nüfus probleminin nüfusun azalmasının önlenmesi için önerilerimiz:</div> <div>1-Geniş Aile yapımız da güçlendirilmelidir. Bunun için özel teşvik ve yönlendirme yapılmalıdır. Geniş Aile olarak yaşayanlara vergi indirimi ve sigorta ayrıcalığı (daha az prim ödeme vb gibi) sağlanmalıdır.</div> <div>2-Kadın istihdamının artırılması teşvik edilmemelidir.</div> <div>3-Gençlerin ekonomik yönden kolay evlenmesi özel teşvikler (yeni evlenen ve maaşı az olan ailelere kira yardımı vb gibi) ve yardımlar yapılmalıdır.</div> <div>4-Çocuk sayısı arttıkça ödül sistemi ve teşvik(mesela 4. çocuğu Dünya'ya gelen çocuğa Devlet ciddi ekonomik destek vermeli) getirilmelidir.</div> <div>5- Sivil Toplum Kuruluşlarına (STK'lara) Devlet olarak proje desteği ve parasal imkanlar verilerek aile ve nüfus problemlerine dikkat çekmek ve problemin çözümüne katkı sağlamak. Mesela, ailelerde çocuk sayısını artırıcı küçük de olsa teşvik ve hediye mekanizması oluşturmak. (Devletimiz, İnsan Kitap ve Toplum Araştırmaları Derneğimize bir proje kapsamında destek sağlarsa, evliliği 20 yılı geçmeyen ve bu süre içerisinde 5. çocuğu Dünya'ya gelen ailelere ödül olarak altın (tam, yarım ya da çeyrek altını) hediye verebiliriz. Bu yalnızca bir öneridir.)</div> <div>Biz bu yazıda bir Şair Yazar ve bir STK Başkanı olarak bir ciddi soruna dikkat çektik ve öneri geliştirdik.</div> <div>Hayırlısı olsun.</div> <div>Son sözüm şu: “<strong>Bir kadının en büyük görevi Anneliktir.”</strong></div> <div>Vesselam.</div> <div></div> <div> </div> <div> </div>