POLİS EŞLERİ DE EĞİTİMLERDE GÖREV ALIYOR

Cumartesi günü Batman Park AVM’de gezinirken tesadüfen İl Milli Eğitim müdürü Yaşar Ciğer bey ile karşılaştım. Halk Eğitimi merkezi eğiticisinin öğrencileriyle birlikte hazırladığı rölyef, el işi ve ahşap yakma eserlerinin sergisini açacaktı. Ayaküstü kısa bir sohbetten sonra Yaşar Ciğer sergiyi açtı ve öğretmenlerden bilgi aldı.

Çalışmalar güzel ve farklıydı. Belli ki, ciddi emekler verilmiş ve yaklaşık 45 parça sergiye dahil edilmişti. 19 Mayıs Gençlik merkezi öğretmeni Eda Kılıç ve öğrencilerinin hazırladığı bu sergiyi gezdikten sonra salondan ayrılan Milli Eğitim müdürüyle vedalaştık, sonra da sergiyi hazırlayanlarla biraz görüşüp çalışmaları hakkında bilgi almak istedim.

Öğretmenlerin hepsi polis eşleriydi, öğrencilerin aileleri de farklı mesleklerden geliyorlardı. Öğretmenler, sergi hazırlığı sırasında birçok yerden yardım beklerken arzuladıkları desteği alamamaktan yakındılar ve sergiye gerekli tüm malzemeleri kendi olanaklarıyla Batman Parka getirdiklerini söylediler. Şikâyet etmiyorlardı ama, böylesi günlerde destek görmeyi çok arzuladıklarını açıkladılar ve İl Milli Eğitim müdürünün sergi açılışını yapmasından da büyük bir onur duyduklarını belirttiler.

Benim en çok ilgilendiğim kısım bu çalışmaları polis eşlerinin yapmasıydı. Geçmiş yıllarda evlerine kapanan ve hiçbir sosyal etkinlikte görünmeyen polis eşleri artık kurs açıyor, el işini gösteriyor ve Batmanlı genç kızlara da bu sanatı öğretiyorlardı. Terörün olduğu yıllarda alış-verişe çıkan bir polis eşinin “ben polis eşiyim” demesinden çekindiği yılları çoktan geride bırakmıştık.

Çok şükür ki; artık Batman “huzur şehri” olarak anılıyor ve ferdi olaylar dışında insanlarımızı rahatsız edecek hiçbir eylemde bulunulmuyor. Polis eşleriyle konuşurken hepsi de, tayinlerinin Batman’a çıktığında üzüldüklerini, korktuklarını ve “Batmanda nasıl yaşayacağız” gibi düşüncelere kapıldıklarını itiraf ettikten sonra 4 bayana da “kaç yıldan beri buradasınız” sorusunu sordum. İki bayan geçen yıl Batman’a tayin olduklarını, Batmanı çok sevdiklerini söylerken diğer 2 bayan ise eşlerinin 5 ve 6 yıldan beri Batman’da  görev yaptıklarını, görev sürelerini daha da uzatmak istediklerini ancak 6 yıldan fazla kalmanın prensip olarak kabul edilmediğini belirttiler.

Demek istediğim o ki; şehrimiz artık gerçekten huzur şehri olmuş ve korkarak gelenler, şimdilerde 6 yıl kaldıkları Batman’dan gitmek istemiyorlar. Bu durum elbette bizim ve halkımızın hoşuna gidiyor, şehrimizle gurur duyuyoruz. Batman’daki polis eşlerinin topluma katılması, “usta öğretici” belgesi alarak çeşitli mahallelerde bulunan kurs merkezlerine giderek buralarda öğreticilik yapmaları da takdire şayandır.

Rölyef, el işi ve ahşap yakma sanatı ilimizde hızla gelişmektedir. Çeşitli kurslarda ve Çok Amaçlı Toplum merkezlerinde (ÇATOM) bu kurslar verilirken Batmanlı genç kızlarımız da bu meslekleri öğreniyorlar.

Daha sonra ne mi olur?

Genelde usta olanlar, öğretmen olup başkalarına bu işleri öğretirken, bazıları da ürettikleri tabloları, saatleri, ahşap yakma eserleri de satarak geçimlerine katkıda bulunuyorlar. Öğretmenlerimiz, yetkililerden maddi destek istemiyor. Sadece açtıkları sergilerde ilin Valisini, Emniyet müdürünü, Milli Eğitim müdürü ve de diğer yetkilileri görmeyi arzu ediyor, sergi kurma aşamasında kendilerinin ihtiyaç duyduğu malzemelerin taşınması için araç tahsisi yapılmasını talep ediyorlar o kadar.

Bu örneği sadece polis eşlerinden verdik ama biliyoruz ki; çeşitli mesleklerden çok sayıdaki görevlinin eşleri de aynı şekilde sosyal hayata katılarak hem kendilerini geliştiriyor, hem de öğrendiklerini Batmanlı kızlarımıza öğretiyorlar.

Onun için Halk Eğitimi merkezinin önemi de bu şekilde ortaya çıkmış oluyor. Yüzlerce branşta kurslar açan bu kurumumuza gelen herkes, yasal işlemlerini tamamladıktan sonra kurs açıp hem kendisine gelir sağlıyor, hem de başkalarına eğitim verip onların da yetişmesini temin ediyorlar.

19 Mayıs Gençlik merkezi öğretmeni Eda Kılıç hocamızı, yardımcılarını ve öğrencilerini kutlarken yapılanların çok anlamlı ve kaliteli olduğunu belirterek kendilerine ve onlara bu imkanı sağlayan yöneticilerimize de teşekkür ediyorum.

Hoşça kalınız.