Merkezde ve ilçelerde festivaller yapıldı, insanlara güzel anlar yaşatıldı.
Bunları görüyor ve icracılarına teşekkür ediyoruz.
Ama yanlışlar ve eksiklikler var.
Örneğin yemek yarışmalarında sonucu jüri üyeleri tadarak belirliyor, sonuç açıklandıktan sonra da yemekler protokole ikram ediliyor.
Oraya gelen vatandaşlar da ağızlarının suyu akarak yemek yiyen protokolü izliyorlar.
Diyeceksiniz ki; "başka standlarda satışa sunulan yemekler var, isteyenler kendi paralarıyla alsın."
Öneri güzel ama herkesin
cebinde para varmı acaba?
Onun için öylesi etkinliklerde, programı yapanlar kazanlarla nohutlu pilav pişirir ve festivallerde bunu vatandaşlara ücretsiz dağıtır.
Peki bunu düşünenler oldu mu?
Hayır.
Umarız bu önerimiz gelecek yıllarda uygulanır.
BİRAZ TERBİYE, BİRAZ EDEP
Öyle bir nesil yetişti ki, ne adap, ne örf, ne büyük, ne küçük tanıyor.
Eğer babaları varlıklı ve paralıysa iş daha da kötüye gidiyor.
Çocuğun yaşı 22-25 arası ama altında ya BMV, ya Mercedes, ya da son model Audi var.
İmkanı varsa en lüks arabaya binsin, gezsin, tozsun.
Buna kimsenin itirazı olmaz.
Ama aynı genç trafik kurallarını ihlal ediyorsa, aracın tüm camlarını açıp gece yarısında mahalle arasından geçip teybinin sesini sonuna kadar açıyor ve insanları korkuyla uyandırıyorsa bunlara saygı duyulmaz, sevgi de duyulmaz.
Bu yetmiyormuş gibi yoldan geçen kızların, kadınların önünde durup araca davet etmeler, bira şişelerini göstermeler.
Bu tür gençleri kim sever, kim sayar?
Maalesef bu dönemde karşılaştığımız gençlik budur.
Saygı yok, görgü yok, anlayış yok, terbiye yok.
Böyle olunca ne oluyor biliyor musunuz?
Aklı başında insanlar resmen bunlardan kaçıyor.