?>

ÜÇ AYLAR VE REGAİB KANDİLİ

Medeni Yiğit

23 saat önce

İbadetler konusunda bizim için yegâne ölçü; Allah’ın kitabı ve Resulullahın sahih sünnetidir. Cumhur ulema şunu demiştir: ibadet konusunda Kur’an ve sünnet dışında bağlayıcı bir delil yoktur. ‘’ Dinimizde olmayan bir şeyi ihdas edenin ameli geçersizdir.’’ (Buhari)
İbadetlerin makbuliyeti çok olmasında değil, resulullahın sünnetine uygun olmasındadır. Said b. Müseyyeb ikindi namazından sonra birinin iki rekât namaz kıldığını görünce müdahale eder. Adam: ‘’ Ey Ebu Muhammed (Said’in künyesidir) fazla namaz kılmamdan dolayı Allah teala beni cezalandıracak mı? Deyince Said: ‘’ Allah seni fazla namaz kıldığın için değil, sünnete muhalefet ettiğin için cezalandıracaktır. der ( Darimi,sünen 1/116)
Halk arasında Recep, Şaban ve Ramazan ayları üç aylar olarak isimlendirilir. Bu aylara daha fazla önem verilir. Bu aylarda yer alan kimi gecelerin (Regaip, Mirac, Berat) özel programlarla kutlandığı görülür.
Üç aylar ifadesi selef alimlerinin literatüründe olmayan bir ifadedir.
Üç ayların tamamını oruçla geçirmek, sünnette olmayan bir uygulamadır. Hz. Aişe (radiyallahu anha) Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Ramazan dışında hiçbir ayı tamamıyla oruçlu geçirmediğini nakleder (Buhari, hadis no: 1969). İmam Şafii bu hadisi delil getirerek Ramazan dışında herhangi bir ayın tamamını oruçlu geçirmenin mekruh olduğunu söyler.

REGAİP KANDİLİ:

Kandil ifadesi; tarihimizde Osmanlı padişahı II.Selim döneminde (1566-1574) camiler aydınlatılıp minarelerde kandiller yakılarak kutlandığı için bu gecelere kandil geceleri denilmiştir. (Nebi Bozkurt, TDV, İslam Ansiklopedisi XXIV/300 “Kandil” maddesi.)
Receb ayının ilk cuma gecesine tekabül eder. Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) ve ashabı döneminde olmayan bir kutlamadır. Regaip kandili bilhassa 18. asırda, tekke ve zaviyelerde gösterişli törenlerle kutlanmış, tasavvuf ehli olan şairlerce bu gece için "regâibiye" denilen şiirler yazılmıştır.
Hz. Peygamber’in Regaib gecesinde ana rahmine düştüğü, receb ayının ilk perşembe günü oruç tutup gecesinde Regaib namazı adıyla bir namaz kılmanın sevap olduğu ve bu gecenin birçok faziletinin bulunduğu yönündeki rivayetlerin asılsız olduğu hadis âlimlerince belirtilmiştir. İbnü’l-Cevzî, Regaib orucu ve namazıyla ilgili hadisin Zâhid Ebü’l-Hasan Nûreddin Ali b. Abdullah b. Hüseyin b. Cehdam (ö. 414/1024) tarafından uydurulduğunu ve hadisin başka hiçbir kaynakta geçmediğini belirtir (el-Mevżûʿât, II, 47). 
Regaib gecesiyle ilgili özel ibadet ve kutlamalar IV. (X.) yüzyılda ortaya çıkmış olup bu gecenin ilk defa kandil olarak kutlanmasına Kudüs’te 448 (1056), Bağdat’ta 480 (1087) yılında başlanmış, bu geceyle ilgili rivayetlerin çok zayıf ya da uydurma olduğu hadis âlimlerince tesbit edilmiştir.
‘’Regaip’’ ile ilgili hadislerin ‘’ tamamı’’ muhakkik hadis ve fıkıh alimleri tarafından ‘’uydurma’’ olarak kabul edilmiştir. (Soner Duman günümüz fıkıh problemleri syf. 442)
İbn Hacer Askalani, Recep ayının fazileti, bu ayda ibadet edilmesi, oruç tutulması ve gecelerin ibadetle geçirilmesine dair sağlam bir hadisin bulunmadığını söyler (et- Tüveyciri , el-Bide’ul-havliyye, s.214) Askalani, ‘’ Recep Allah’ın, Şaban benim, Ramazan’da benim ümmetimin ayıdır.’’ Hadisi konusunda şunları söyler: hadisin ravilerinden en Nekkaş hadis uyduran bir deccaldır. İbn cevzi hadisi uydurma olarak vasıflandırır. (Abdulcelil Candan, bid’at ve batıl inançlar ansiklopedisi, s. 742)
İslâm âlimlerinin büyük bir kısmı Hz. Peygamber, sahâbe ve tâbiîn dönemlerinde Regaib kandilinin bilinmediğini, kandil geceleri kutlanmasının diğer dinlerin tesiriyle ortaya çıktığını, dolayısıyla bu gecede özel bir ibadet yapmanın dinde yeni ibadet ihdası anlamına geleceğini, Resûl-i Ekrem tarafından genel olarak bid‘atların yasaklanmasının yanı sıra (Buhârî, “Ṣulḥ”, 5) cuma günü ve gecesi özel bir ibadet yapılmasının da yasaklandığını (Müslim, “Ṣıyâm”, 147, 148), bu sebeple Regaib günü ve gecesinde muayyen ibadetler yapmanın dinen sakıncalı olduğunu belirtmiştir. (Diyanet ansiklopedisi Regaip mad.)
‘’Allah’ım Recep ve Şaban’ı bize mübarek eyle, bizi Ramazan’a ulaştır.’’ (Taberânî, Evsat, IV, 189; Beyhakî, Şuab, V, 348.) senedinde geçen Zideta b. Ebi Rekkad’ın rivayet ettiği hadisler için Buhari, ‘’hadisleri münkerdir’’ ifadesini kullanır. İbn hibban: hadisleriyle amel edilmez der.
Rabbim istikametten ayırmasın. Vesselam.
 
 
YAZARIN DİĞER YAZILARI