?>

PEYGAMBER, MÜMİNLERE CANLARINDAN DAHA ÖNCELİKLİDİR

Medeni Yiğit

1 gün önce

İslam dinine alerjisi olan ve daha önce de yaptıkları çizimlerle İslam’a ve değerlerine saldıran Leman dergisi, 26 Haziran tarihli yayınında yine Hz.Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) ile Hz. Musa (aleyhisselam)’ı çirkin bir şekilde karikatürize ederek bir provakasyona imza attı. Terör devleti İsrail’in Gazze’de yaptığı soykırımın devam ettiği bu günlerde, bombalanan bir şehrin üzerinde peygamberimiz Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) ile Hz. Musa (aleyhisselamı) resmetmeleri manidardır.
İşin sevindirici tarafı; devlet yetkililerinin olaya anında müdahale etmeleri, sorumluların tutuklanması ve bahse konu olan sayının toplatılması oldu. Ancak bu yeterli mi? Elbette hayır. Bu topraklarda gerek İslam dinine gerek İslam peygamberine hakaret edenler ağır bir şekilde cezalandırılmalıdır.
Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)’e hakaret ifade özgürlüğü değil İslam düşmanlığıdır. Malcom X’in ifadesiyle ‘’ İslam’a sövmekten başka fikri olmayanlar; fikrin değil, İslam’a sövmenin özgürlüğünü istiyorlar’’
Hz. Muhammed (sallallahu aleyhi ve sellem) Kur’an’ı Kerim’in ifadesiyle’’ Müminlere canlarından daha önceliklidir.’’(Ahzap 6) Yani, "Hz. Peygamber'in (s.a) Müslümanlarla, Müslümanların da Hz. Peygamber'le (s.a) olan ilişkileri, diğer insan ilişkilerinin ötesinde yüce bir özelliğe sahiptir. Hz. Peygamber'le (s.a) müminler arasındaki bu ilişki ile karşılaştırılabilecek başka hiçbir ilişki yoktur. Hz. Peygamber müminlere, ailelerinden, hatta kendi nefislerinden bile daha müşfik, yumuşak ve merhametlidir. Aileleri, eşleri ve çocukları onlara zarar verebilir, onlara bencilce davranabilir, onları yanıltabilir, onların hata ve günah işlemelerine neden olabilir ve onları cehenneme sürükleyebilirler.Fakat Peygamber (s.a) başkadır: O, sadece müminleri ebedi saadet ve huzura yöneltecek davranışlarda bulunur. Müminler kendi felaketleri ile sonuçlanan hatalar işleyebilirler, fakat Hz. Peygamber (s.a) onlar için sadece iyi ve hayırlı olanı diler. Durum böyle olduğuna göre, Hz. Peygamber'in (s.a) müminler tarafından ailelerinden, çocuklarından, hatta kendi nefislerinden bile önde tutulmaya hakkı vardır. Müminlar, onu dünyadaki herkesten, herşeyden daha çok sevmeli; onun seçim ve hükmünü kendilerinkine tercih etmeli ve onun verdiği her emre boyun eğmelidir.Buhari ve Müslim'in değişik lafızlarla rivayet ettikleri bir hadiste Hz. Peygamber (s.a) şöyle buyurmuştur: "Hiçbiriniz, ben kendisine, babasından, çocuklarından ve bütün insanlardan daha sevgili olmadıkça gerçek bir mümin olamazsınız.” (Mevdudi Ahzap suresi tefsiri)
Durum böyle olunca Müslümanların peygamberlerine en ufak bir hakareti kabul etmeleri veya hoş karşılamaları mümkün değildir.
Hz. Ömer (r.a) "Ya Resulallah, Allah'a andolsun ki, kendimin dışında seni her şeyden çok seviyorum" demiş. Bunun üzerine Peygamber efendimiz "Hayır ya Ömer, beni kendinden daha çok sevmedikçe olmaz" buyurmuştur. Ardından Hz. Ömer: "Ya Resulallah, Allah'a andolsun ki, seni kendim dahil her şeyden çok seviyorum" demiş, Peygamberimiz de "Şimdi oldu ya Ömer" buyurmuştur.  (Aynî, Umdetü'l-Kârî,1/144)
Başka bir hadislerinde “Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Üç özellik vardır; bunlar kimde bulunursa o, imanın tadını tadar: Allah ve Resûlünü herkesden fazla sevmek. Sevdiğini Allah için sevmek. Allah kendisini küfür bataklığından kurtardıktan sonra tekrar küfre dönmeyi, ateşe atılmak gibi çirkin ve tehlikeli görmek.” [Buhari, Sahih, İman,2/9 (I;9)]
YAZARIN DİĞER YAZILARI