2025 yılı aile yılı olarak ilan edildi. Bu münasebetle diyanet işleri başkanlığı bu yıl kutlu nebinin doğum yılı temasını ‘’peygamberimiz ve aile ahlakı’’ olarak belirledi. İlmi çalışmalarla icra edilen bu etkinlikler, Batman il Müftülüğümüzce de diyanet işleri başkan yardımcısı Doç. Dr. Burhan işleyen hocamızın katılımıyla bir konferans icra edildi. Bu konferansta hocamızdan aldığım bazı notları sizlerle paylaşacağım.
Konu öncelikle peygamberimiz olduğu için, peygamberimizle bizim münasebetimiz ne oranda? Peygamberi seviyoruz üzerine mevlitler şiirler yazıyoruz, okuyoruz. Peki bu kadar andığımız peygamber (aleyhisselam) hayatımızın ne kadarında var. O’nun gibi baba, O’nun gibi eş, O’nun gibi komşu, O’nun gibi arkadaş, O’nun gibi dede olabiliyor muyuz? Hayatımız onun hayatına, ahlakımız onun ahlakına benziyor mu?
Peygamber efendimiz bize misafir gelse kapıdan direk içeri buyur eder miydik? Yoksa evin içinde görmesini istemediğimiz şeyleri kaldırma telaşına mı düşerdik? Her zaman izlediğimiz film ve programları Peygamber efendimizle de izleyebilir miydik? Gönül rahatlığıyla bu benim oğlum, bu benim kızım diyebilir miydik? Namazlarında sıkıntı yok, boğazlarından haram lokma girmedi, ağızlarından yalan söz çıkmadı diyebilir miydik?
Aile konusuna gelince bu ümmetin kanayan yarası. Erkeklerde evlilik yaşı 30, kızlarda evlilik yaşı 27 ye çıkmıştır. Türkiye’de evlilik çağında olup türlü sebeplerle evlenmek istemeyen 5 milyon genç var. Genç nüfus gittikçe azalıyor. Doğum oranlarında ciddi azalma var. Önümüzdeki on sene, okul öncesi okulların yüzde yirmisi öğrenci bulamadığından kapanacak. Diğer tarafta boşanma oranların da ciddi artış var. Gayrı meşru birliktelikler, eşcinsellik gibi sapkın düşünceler reklam ediliyor. Bu kadar olumsuzluklar aile kurumumuzu tehdit ediyor.
Çözüm; evlerimizi ashabı kehf’in mağarası gibi korunaklı yapmalıyız. Bütün saldırılar ancak bu şekilde bertaraf edilebilir.
En çok vakit geçirdiğimiz yerler evlerimiz olmalı.
Evlerimiz sevginin ve merhametin merkezi olmalı.
Evlerimiz sade olmalı eşyayı putlaştırmamalı… peygamber(aleyhisselam) Hz. Fâtımâ'nın evine normal ziyaretlerini yaptığı bir günde bir köşede nakışlı bir örtü görür, kapıdan geri döner ve ardından Fâtıma'ya şu ikazı yapar: "Bir peygambere zevki çeken şeylerle donatılmış bir eve girmek uygun değildir" Fâtıma o örtüyü derhal kaldıracak bir daha da bu görüntüleri evine sokmayacaktır. Yine peygamber efendimizden dünyalık isteyen hanımlarına cenabı hak ayetle cevap vermiştir: Ey Peygamber! Eşlerine şöyle söyle: "Eğer dünya hayatını ve süslerini istiyorsanız gelin size bağışta bulunayım ve güzellikle salıvereyim."(Ahzap28)
Erkekler dışarıya nazik, evde ise kaba olmamalı.
Kadınlar dışarıya süslenip, içeride pejmürde kıyafetler giymemeli
Ev içerisindeki tutumumuz şu ayete uygun olmalı: İyilikle kötülük bir olmaz. Kötülüğü en güzel bir şekilde sav. Bir de bakarsın ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse sanki sıcak bir dost oluvermiştir. ( fussilet 34)
Allah evlerimize huzur ve bereket ihsan etsin.