Diyarbakır Belediye Başkanlarından merhum Nurettin Dilek, 1980’li yıllarda Belediye Başkanlığı yapmıştı.
O günkü koşullara göre elinden geleni yapmasına rağmen sıklıkla eleştirilen Başkan Nurettin Dilek dürüst davranıyor ve “elimizden geleni yapıyoruz” diyerek kendisini savunuyordu.
O dönemlerde şimdi olduğu gibi farklı talepler yoktu.
Yol, su, kaldırım işi en popüler işlerdi.
Buna rağmen Diyarbakır kaldırımlarındaki karoların bir kısmı yerinden çıkmış, bazılarının da altı boşaldığından basıldığında ses çıkarmaya başlamıştı.
Sizde Batmanda da buna benzer şeyler yaşamışsınızdır.
Yani karolara basıldığında “Lak, lak” diye ses çıkarır.
İşte Diyarbakır halkı da, sıklıkla bunu yaşadığından Belediye Başkanı Nurettin Dilek’e “Lak lak Nuro” ismini takmışlardı.
Batmanda da benzer durumlar yaşanıyor.
Özellikle Endüstri Meslek lisesinin önündeki geniş kaldırımların çoğundan “Lak lak” sesleri geliyor.
Böyle bir lakabın Batmanda kimseye takılmasını istemiyoruz ama bunun düzeltilmesi gerektiğini de düşünüyoruz.
Onun için Fen İşlerinden sorumlu, çalışkan ve duyarlı Belediye Başkan yardımcımız Muzaffer Özkan’a hatırlatıyoruz.
Size “Lak lak Muzaffer” denilmemesi için bir an önce tamiratları yaptırın.
BİZDE HİÇ Mİ KABAHAT YOK…
Okuyucularımızdan ve takipçilerimizden çok farklı konularda mesajlar, istekler, şikâyetler ve de talepler alıyoruz.
Caddelerin, sokakların, kaldırımların düzeltilmesini isteyenler, evlerinin önündeki ağaçların budanmasını talep edenler, kaldırım işgallerinin olduğunu, araçların uygunsuz yerlerde park edildiğini söyleyenler, parklara gidenlerin çöplerini olduğu gibi bırakanlar, hasılı aklınıza gelen her konuda şikayetler alıyoruz.
İmkânlar ölçüsünde bunları dile getiriyoruz.
Bir kısmını da direkt olarak muhatapları olan kurumların yöneticilerine aktarıyoruz.
Ve sağ olsunlar yöneticiler, isteklerin çoğunu da yerine getirip vatandaşı memnun ediyorlar.
Böyle durumlarda vatandaşlar maalesef tek taraflı düşünüp örneğin bir parkta gördükleri çöpleri fotoğraflayıpdiye eleştiride bulunuyorlar.
İyi güzel de, hep Belediye suçlu da bizlerde hiç mi kabahat yok?
Onun için önce kendimize bakmalıyız.
Eğer piknik yapmaya, ya da nefes almaya gittiğimiz parklarda meyve kabuklarını, kola şişelerini, çekirdek kabuklarını, poşetleri olduğu gibi masada bırakıp gidiyorsak, suçu Belediyede değil, kendimizde aramamız gerekmez mi?
Evet.
Bu konu önemli.
Eleştirelim ama, biraz da kendimize bakalım…