?>

CİNAYETLERİ DURDURALIM

Nizamettin İzgi

8 saat önce

Pazartesi günü gazetemizi ziyaret eden HÜDA PAR milletvekili sayın Serkan Ramanlı ile gündemi konuşuyorduk. Tabi ki, ilk konu geçen hafta sonunda 2 kişinin ölümü 2 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan olaydı. Bütün Batmanlılar üzgün, bütün Batmanlılar endişeli ve bütün Batmanlılar yaşananlar nedeniyle şaşkınlık yaşıyor.
Ne olmuştu da bir anda silahlar çekiliyor ve insanlar öldürülüyordu? Anlatılanlara göre iki taraf daha önce ortaklı olarak işler yapmış, sonra da ayrılmışlar ama aralarında bir miktar para kalmış. Bütün meselenin bu olduğu konuşuluyor.
Rakam ne kadar yüksek olursa olsun, alacak-verecek her ne kadar gecikmeli de olsa silah çekip ateş etmek ve insanları öldürmek kabul edilecek cinsten bir olay değildir. Ne oldu şimdi? 2 genç kardeş toprağın altına girdi, eylemi gerçekleştirenler ise yakalanıp cezaevine konulacak.
Kimse kusura bakmasın ama, 50 yıl önceki Batman ile bugünkü Batman arasında anlayış açısından hiçbir fark yok. Bunca yıldan sonra, bunca okumuşumuza rağmen yine silaha sarılıyoruz ve hasım kabul ettiğimiz insanları silahın tetiğine basarak öldürüyoruz.
Milletvekilimiz sayın Serkan Ramanlı da çok üzgündü. Ona aktarılan bilgiler hepimizin bildiği “alış veriş sonucu ortaya çıkan” durumdu. Vekil beyde yaşananlara anlam veremiyor ve tartışmanın kavgaya dönüşmesi sonucu silahların çekilmesini doğru bulmadığı gibi üzüntüsünü de dile getiriyordu.
Çoğu zaman Batmanda çok sayıda kişinin ruhsatlı silah taşıdığından yakınır ve yetkililere “lütfen taşıma ruhsatını herkese vermeyin” şeklinde yorum yaparız. Bugüne kadar bu görüşümüzü savunuyorduk ama artık savunmuyorum. Eğer kişi silah taşımak isterse ruhsat alamasa da bir yerlerden bulup taşıyacak ve gerektiğinde bunu kullanacak. Hiç değilse ruhsatlı olanlar kayıt altında oluyor ve böylesi olaylarda suçu işleyen daha çabuk bulunabiliyor.
Onun için bundan sonra “kimseye ruhsat vermeyin” demeyeceğim. Niye? Ruhsat verilmediği için bu kez ruhsatsız silahlar devreye gidiyor ve herkes bunları almaya çalışıyor. Nitekim son zamanlarda Batman’da oldukça fazla silah yakalandı ve sahipleri hakkında işlem yapıldı.
Batmana ve Batmanlılara neler oluyor anlamış değilim. Biz olayların azalacağını beklerken, eğitimin artmasıyla insanlarımızın daha medeni olmalarını beklerken yukarıda belirttiğimiz gibi 50 yıl öncesini yaşıyor ve Batmanlılarda hiçbir değişiklik olmadığını görüyoruz. Allah aşkına en ufak bir tartışmada, anlaşmazlıkta silaha sarılmayın. Böyle bir durumla karşılaştığınızda, bulunduğunuz yerden kısa bir süreliğine de olsa ayrılın, derin, derin nefes alın, inancınız iyiyse sabırlı olup “la havle vela, kuvvete illa billahil azim” deyip sakin olmaya çalışın.
Bu kurallar tıpta bile geçerli. Nedir bu? Sakinlik. En ufak bir kızgınlıkta silaha sarılmak yerine biraz geleceği düşünürsek, vursak ya da vurulsak başımıza nelerin geleceğini tahmin edersek sanırım çoğumuz bu suçları işlemeyiz. Ama güç, kuvvet yarışına girdiğimizde ve öfkemizi kontrol altına almadığımızda bu sonuçlarla karşı karşıya kalmış oluyoruz.
Gerçekten de yaşananlar nedeniyle Batman halkının çoğu üzgündür. İnsan hayatının bu kadar ucuz olmaması konusunda genel bir kanaat var. Ne varki; normal zamanlarda bunu düşünüyoruz ama, öfkemize hakim olma sanatını bilmediğimizden hata yapıp cinayet işliyoruz.
Bu konuda neler yapılabilir, ne gibi önlemler alınabilir, inanın aklımız durduğu için önerilerde de bulunamıyoruz. Bunun eğitimle mümkün olacağını düşünüyoruz ama geçmişe baktığımızda 50 yıldır bu konuda ilerleme sağlayamadığımızı görmüş oluyoruz.
Sayın müftümüzün, Diyanetten gelecek hutbeler yerine, insanların birbirini öldürmemesi, sakin kalmaları, ölme ve öldürmenin kimseye fayda sağlayamayacağı konusunda sıklıkla hutbeler okutsun ve insanlara sevgi, saygı ve sakinliği anlatsın. Keza bütün okullarımızda da öğretmenlerimiz öğrencilerine silahın zararını, cana kıymanın yanlışlarını anlatsın ki, belki bazıları bundan etkilenir ve yaşanan olumsuzluklar ortadan kalkar.
Dileğimiz odur ki; bir daha bu tür olaylar yaşanmasın ve kimse canından olmasın, kimse de ömrünü cezaevlerinde çürütmesin. Paranın, pulun, servetin zerre kadar faydası yoktur, hatta bazı zamanlar bunlar yüzünden istemediğimiz son örnekteki olaylar yaşanıyor.
Allah rızası için herkes çevresindeki insanlara, özellikle büyükler ailelerindeki küçüklere, babalar-anneler çocuklarına, torunlarına silahın zararlarını, insan öldürmenin nelere mal olacağını anlatsın ki, belki bundan sonra birileri tartışma sırasında dışarı çıkıp derin nefes alarak, ya da olay yerinden uzaklaşarak ölümlere engel olur.
Hoşça kalınız.
YAZARIN DİĞER YAZILARI