Yarın Kurban Bayramı.
Bu bayram hafta arasına gelmediği için tatil yok. Cuma günü başlayacak olan bayram Pazartesi günü sona erecek. Kurban Bayramı nedeniyle "nerede eski bayramlar" edebiyatını yapmayacağım ve bayram gelenek ve göreneklerimizin unutulmaya yüz tuttuğunu anlatıp bayramların artık tatil olarak kabul edildiğini izah edeceğim.
Gerçekten de öyle oldu.
Özellikle Kurban bayramlarında Batmanlıların yüzde 70'i Kurban kesmez ve Şafi'ler için vacip (gerekli) olmadığı söylenir, bu nedenle de çoğu Şafi mezhebinden olan bölge halkımız Kurban kesmezdi.
Ama gerçek öyle değildi, dinimize göre maddi durumu iyi olan her Müslüman kurban kesmeliydi. Bunu son 20-25 yıl önceden anlayan halkımızın önemli bir kısmı kurban kesmeye başladı.
Doğrusu da buydu.
Hanefi-Şafii ayırımı yapmak doğru değil ama, batıdaki vatandaşlarımız kurban kesimini çok önemser ve ya ortaklı büyükbaş, ya da koyun keserler. Bu alışkanlık oldukça yaygındır ve çoğumuz bunlara imrenirdi.
Sonradan anladık ki, Batıda Kurban kesenlerin büyük bir bölümü kurbanı dağıtmaz ve payına düşen miktarı kasaba götürerek ya yemeklik yaptırır, ya da kıyma çekip derin dondurucu dolabına koyar.
Hatta bununla ilgili bir espri yapılır ve denir ki; "eti içeriye, derisi ise dışarıya verilir" diye.
Bölgemizde yaşayan çok sayıdaki devlet memuru ise bizim kuralları uygular ve dinin emrettiği gibi 3'te birisini kendisine aldıktan sonra diğerini dağıtır.
Olması gereken de budur ve Batmanda yaşayıp kurban kesenler bu kuralı uygulamaktalar. Çok polis memuru, asker, doktor ve diğer devlet memurlarını tanırım ki, kestiği kurbandan çok azını kendisine alır, gerisini ise muhtaçlara dağıtır.
Kurban faslını geride bırakıp bayramlaşma safhasına geldiğimizde maalesef özelliklerimizi tamamıyla yitirmişiz.
Nerede sabahın erken saatlerinde komşusunun kapısını çalıp " bayramınız kutlu olsun" diyen çocuklar?
O çocuklar kalmadığı gibi apartmanlarda oturanlar da modaya uyarak kapıcıya 2-3 kilo "çocuk şekeri" aldırır ve çocukların kapılarını çalmasına izin vermezler.
İşte biz böyle bir toplum olduk.
Sevinçle, umutla kapıyı çalacak ve şeker toplayacak çocuklara da tahammülümüz kalmadı. Birkaç yıl sonra da bayramları unutacağız ve alışkanlıklarımız tarih olup gidecek.
Ama hala duyarlı büyüklerimiz var. Özellikle kırsal alanlarda ninelerimiz bayramlaşmaya gelen çocuklara para ve şeker dışında mendil, çorap, kız çantası, erkeklere de bilye gibi şeyleri hediye ederlerdi.
O kadar bilinçsiz davranıyoruz ki, bayram öncesinden çocuklarımızı alıp kıyafet ve ayakkabı alır, onları mutlu etmeye çalışırız ama o heyecan çocuklarda bile kalmadı.
Buna rağmen kurban keseceklerden isteğimiz olacak. Lütfen Belediyenin belirlediği yerler dışında Kurban kesip çevreyi kirletmeyelim. Ayrıca kesim ustalığı olmayanların da bu işe soyunmamalarını diliyoruz.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen Bayramı kutlayacağız ve muhtemelen sıcaklardan korunmak için piknik yerlerine gideceğiz. Elbette herkes kendi programını yapmakta serbesttir ve dilediği yere de gidebilir.
Onun için bir Kurban Bayramını öylesine rutin olarak kutlayacağız ve adeta geçiştireceğiz.
Sizlere sonuna kadar katılıyorum.
Ah, ah....
Nerede kaldı eski Bayramlar.
Sizden çok çok uzaklarda olsam da şimdiden hepinizin Kurban Bayramını kutluyor ve hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Hoşça kalınız.