Türkiye genelinde olduğu gibi Batman’da da özellikle gençler arasında olumsuz gelişmeler yaşanıyor ve 18 yaşından büyük gençler bilerek birileri tarafından kullanılıp suça itiliyorlar. Konuyla ilgili olarak yapılan anlatımlar, bu yaştaki gençlerin sınırsız para harcamaları, cafelerde zaman geçirmeleri herkesin dikkatini çekiyor ve insanlar haklı olarak eleştiride bulunmaya başlıyorlar.
Biz geçmişte sadece hırsızlık gibi suçları bilir, onun dışında suç bilmezdik. Ne varki, günümüzde suç çeşitleri o kadar arttı ki, hangisini yazacağımızı bilemiyoruz. Bahis, yasaklı madde kullanımı ve satışı, kredi kartı kullanımları, dolandırıcılık gibi konular günümüzün suçlarını oluşturmaya ve lügatımıza yeni yeni adlar eklemeye başladı.
Evet, işi gücü olmayan, yaşları 18 ve yukarısında olan yüzlerce kişi bu paraları nereden bulup hem sınırsız harcıyorlar, hem de altlarına lüks araçlar çekip dolaşıyorlar. Maalesef bahis, insanları yoldan çıkaran en büyük tehlikelerden birincisidir. Batmanlı gençlerin bir kısmının da bu illete alıştıkları ve bazılarının para kazandığı gibi çoğunluğunun çok para kaybettiğidir.
İşte bunu bilen kişiler, para kaybeden gençleri buluyor ve onlara kredi kartı çıkarttırtıp üzerlerinden Bankalardan çok kredi çektiriyorlar. Suç örgütleri veya şebekeler de bunlar üzerinden büyük paralar kazanıp bankaları dolandırırken daha sonra yakalanan bu gençlerin bir kısmı cezaevlerine konuluyorlar. Kredi kartı sisteminin çok iyi çalıştığı ilimizde çete liderleri vurgunlarını devam ettirirken, adlarına kredi kartı çıkarılan gençler de önceleri verilen bir miktar parayla iyi şey yaptıklarını zannediyorlar.
Oysa gelecekte bunların başına nelerin geleceğini, kendileri de aileleri de bilemiyor. Son zamanlarda oldukça yaygın olan bu sistemi kullanan gençler polise ya da mahkemeye düştüklerinde hata yaptıklarını anlıyorlar ama, iş işten geçmiş ve bu gençler çoktan cezaevinin yolunu tutmuşlar.
Bunun dışında en yaygın olan diğer suçlardan biri de yasa dışı bahis.
Polis bunlarla çok iyi mücadele etmesine rağmen internet üzerinden bahis oynayıp büyük oranda para kaybeden insanlar da kendilerini tefecilerin kucağında buluyor ve bunlardan para alarak dönülmez bir yola giriyorlar.
Maalesef polisin çok büyük mücadelesine rağmen bu önlenemiyor, tefeciler de ileride kazanacakları büyük paralarla kişilerin her şeylerini yitirmelerini bekliyorlar. Tefecilik öyle bir sistem ki, çektiğiniz para günlük olarak faizlendirilip aldığınız para kartopu gibi büyüyor ve siz malınızı, mülkünüzü, arabanızı, evinizi satsanız bile artık bu parayı ödeyemiyor, tefecinin size yaptığı çirkin tekliflerden sonra da dayanamayıp ölümü seçiyor ve bir şekilde kendi hayatınıza son veriyorsunuz.
Batman bu durumdadır. Polis, özellikle tefeciler için gereken her şeyi yapıyor ama, bunlardan para alanlar korktukları için hiçbir zaman polise bilgi vermiyorlar. Bir polis şefinin geçen yıl aynı konuyla ilgili yazdığım yazıdan sonra şöyle demişti:
“Bir bayan şikâyet etmişti. Biz bayanla kocası ve tefecileri takibe aldık. Kadın, tefeciyle konuşurken “bizi mahfettiniz, evimizi yıktınız, Allah belanızı versin” diyor ama onu şubeye çağırıp tefecinin kim olduğunu sorduğumuzda “bilmiyorum, ben tanımıyorum” diyor. Kendi sesini dinlettiğimizde ise, kendi sesini bile inkâr edip bu sesin kendisine ait olmadığında ısrar ediyor.”
Demek tefeci ne kadar korkutmuş ki, aile her şeyleri yitirmelerine rağmen suç duyurusunda bulunamıyorlar.
Batman’ın durumu budur. Tefeciler, bahisçiler, gençlere kredi kartı çıkartıp onların üzerinden bankaları dolandıranlar vesaire vesaire. Bunlar maalesef ilimizde yaşanıyor. Eğer benzer durumu görmek isterseniz çok lüks restoran ve cafelere gittiğinizde, çok para harcayan, etrafa caka satan gençleri görmüş olursunuz.
Sonrası ise polis tarafından yakalanma, adliyeye sevk edilme ve arkasından da cezaevi.
İçinde bulunduğumuz durumun göstergesi budur.
Polisten çok ailelere görev düşüyor ve anne ile babalar çocuklarının yaşantısına dikkat ederek farklılıkları görüp gerekli önlemi alabilirler ama aileler de bu konuda çok yetersiz ve ilgisiz olduklarından olan gençlerimize oluyor.
Hoşça kalınız.