Spor yazarı ve Petrolspor sevdalısı Veysi Özer kardeşimiz bir süre önce sosyal medyada bir çağrıda bulundu. Elazığ’da tedavi gören bir çocuk için acilen kana ihtiyaç vardı. Bu çağrı üzerine Diyarbakır’dan değerli meslektaşımız Saffet Azbay’dan yardım istendi. Duyarlılığını ve samimiyetini bildiğim Saffet Azbay hiç vakit kaybetmeden harekete geçti ve Elazığ’daki gazeteci dostlarına ulaşarak kan temini için ricada bulundu. Sağ olsun Elazığlı gazeteci arkadaşlarımız çok kısa bir sürede gerekli kanı temin ederek çocuğun tedavisine katkıda bulundular.
Bu davranış, sadece bir yardım değil, iki şehir arasındaki dostluk köprülerinin de yeniden güçlenmesine vesile oldu. Elazığspor ile Batman Petrolspor arasında zaman zaman yaşanan gerginliklere rağmen Elazığlı dostlarımızın bu anlamlı desteği takdire şayandı. Bunun üzerine ben de sosyal medya hesabımdan Saffet Azbay’a teşekkür mahiyetinde şu mesajı paylaştım:
“Saffet, öncelikle vesile olduğun için sana, daha sonra da değerli Elazığlı meslektaşlarımıza teşekkür ediyorum. Kanın kime lazım olacağı hiç belli olmaz. En güzel örneği senin davranışında gördük. Hepiniz sağ olun.”
Saffet Azbay da kısa bir yanıtla gönlümü daha da hoş etti:
“Nizamettin İzgi abi veciz sözleriniz için biz size teşekkür ederiz. Allah razı olsun.”
Bu güzel diyalog devam ederken çok eski bir Elazığlı gazeteci dostumuz Coşkun Kamaç da konuyla ilgili düşüncelerini paylaştı. Coşkun Bey’in sözleri beni hem duygulandırdı hem de düşündürdü:
“Nizamettin abi, birbirimizi tanıyan insanlarız. Yıllarca Elazığspor ve Batman Petrolspor’un efsanesi İsmail Baysal abiyle Turan gazetesinde çalışırken Batman’a geldik, maçlarımızı basın tribününden izledik, yayınladık. Kulüpler olarak zaman zaman birbirimize destek olduk. Geçmişte Münir Yılmaz, İsmail Baysal gibi efsaneler her iki şehrin takımında da oynadılar. Siz cemiyet başkanlığı yapmış, gazete sahibi bir insansınız. Kavgalar, tahammülsüzlükler kimseye fayda sağlamıyor. Ders çıkartıp yolumuza dostça devam etmemiz lazım. Bizim minik yavrumuz için yaptığımız elbette ki insani görevimizdir. Şifa diliyorum. Hürmetlerimle Nizamettin başkanım. Batman’a selamlar.”
Bu sözler, sağduyunun ve olgunluğun adeta bir özeti gibiydi. Bu nedenle Sayın Coşkun Kamaç’a içtenlikle teşekkür ediyorum.
Futbol aslında bir oyundur. Ancak güzel oynandığında ve fair play ruhu içinde yaşandığında insanlara büyük bir sevinç verir. Ben, en az yedi farklı ülkede Galatasaray’ın ve milli takımımızın maçlarını izlemiş bir sporsever olarak, bu ülkelerde galip gelen ya da mağlup olan taraftarların hiçbir olumsuz tavır sergilemediğine şahit oldum.
Dileğim ve umudum odur ki; bu kan bağışı olayı, Elazığspor ile Batman Petrolspor arasındaki ilişkilerin yumuşamasına vesile olur. Veysi Özer başta olmak üzere tüm Batmanlı taraftar guruplarının geçmişte yaşanan kırgınlıkları geride bırakarak yeni bir sayfa açmalarını istiyorum. Hatta iki takımın maçları öncesinde taraftarların birbirlerini çiçeklerle karşılaması, dostluğun en güzel örneği olmaz mı?
Gelin, futbolun bir zevk oyunu olduğunu unutmayalım. Başka ülkelerde olduğu gibi, galip gelen takımı alkışlamayı bilelim. Bu bir hayal değil; olması gereken, olması kolay bir kültür değişimi. Bir çocuk için yapılan kan bağışının, iki şehir arasında sevgiye, kardeşliğe ve barışa vesile olmasını diliyorum.
Bir çocuk için yapılan kan bağışının, iki şehir arasında sevgiye, kardeşliğe ve barışa vesile olmasını yürekten temenni ediyorum. Çünkü kan, hayat verir; bazen de şehirler arasında silinmez bir kardeşlik bağı kurar. Futbolun öfkeyle değil, alkışlarla hatırlandığı günleri görmek dileğiyle…
Hoşça kalın.